Rusya’nın, Kırım Tatarlarının tarihi vatanı Kırım’ı işgalinin 1. yıldönümünde 27 şubat 2015 cuma akşamı Gebze’de bir konferans düzenlendi. Derneğimiz Gebze Şubesince şube lokalinde düzenlenen konferansta Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye Temsilcisi, Emel Kırım Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Karatay ve İstanbul üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Kutluk Kağan Sümer’in sunumları gerçekleşti. İstiklal Marşı ve Ant Etkenmen’in okunması ve Şube Başkanımız Şerife Orak’ın açılış konuşmasıyla başladı. Yoğun ilgi gören toplantıya, dernek üyeleri, Kırım Tatarları ve siyasi parti temsilcileri ile bazı milletvekili adayları katıldı.
İlk olarak söz alan Kutluk Kağan Sümer, Rusya’nın Kırım’ı fiili olarak ele geçirmeye başladığı 27 Şubat 2014 tarihinden bir iki sene önceye giderek, Kırım Tatarlarına karşı Yanukoviç yönetimi ve Kırım’da iktidarını elinde bulunduran ve Rusya sempazitanı yöneticilerin Kırım Tatarlarına karşı tutumlarını ve Kiev’deki gösterilerden itibaren Kırım’ı ele geçirme operasyonunu adım adım çok çarpıcı fotoğraflar eşliğinde anlattı.
Kutluk Kaan Sümer bu süreçte Rusya’nın ve Putin yönetiminin yalanlarını ve gerçeklerini fotoğraflar eşliğinde göstererek, “27 Şubat sabahı Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosu’nun güya hangi millete ve orduya ait olduğu belli olmayan, yüzlerinin ve rütbelerinin karartıldığı, Rusya’nın “Özsavunma Birlikleri ” olarak nitelediği 35 kişilik “yeşil yaratıklar” tarafından işgal edildi. Kırım’ın her yerinde askerler tanklar ortaya çıktı. Bu bir Rus işgayliydi. Kanunsuzca zorbaca yapıldı” dedi.
Kutluk Kaan Sümer, “İşgale karşı Türkiye çapında istanbul’da Ankara’da ve diğer birçok ilde Rusya temsilcilikleri önünde protesto eylemleri yapıldı. Fakat Türk basını büyük ölçüde Kırım Türklerine yapılan haksızlıkları, topraklarının hukusuzca işgalini görmezden gelip, aynı gün 8 Martta Dünya Kadınlar Gününü ve Ukrain kadınlarını manşetlerine taşıdı. Türkiye’de bu protestolar yapılırken, Rusya, liderimiz Kırımoglu’nun, Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanımız Refat Çubar’ın Kırım’a girişlerini engelledi. Kırım’da ise siber saldırılar sonucu Kırım Haber Ajansı susturularak, genel koordinatörü İsmet Yüksel 5 yıllık süre ile Kırım’dan sürgün edildi” dedi.
Kutluk Kaan Sümer’den sonra Zafer Karatay, konuşmasına önümüzde iki seçenek olduğunu ya gerçeğin ve ezilenin sesi olmak ya da menfaat ve paranın sesi ve büyük güçlerin birlikteliğine göz yummak olduğunu dile getirerek başladı. Paranın ve menfaatin sesinin yükseldiği bu dönemde, bizlerin kendi gücümüz ve Allah’a olan inancımızla mazlum olanların sesi olacağımızı vurguladı. Karatay ayrıca dünyanın önünde titrediği Sovyetler Birliğine karşı direnen tek Müslüman, Türk halkının 18 Mayıs 1944 tarihinde Sibirya ve Orta Asya’ya sürgün edilen Kırım Tatarları olduğunu belirtti ve uzun mücadele sonucu onların Vatanlarına dönmeye başardıklarını anlattı.
Karatay 1989 yılında Kırım’a ilk ziyaretinde, Kırım Tatarlarının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ile görüşmesini anlattı ve onun “Türkiye’de 45 milyon kadar Müslüman Türk kardeşimiz var. Müstecip Ülküsal kitabında 5 milyon kadar da Kırım Tatarı olduğunu yazıyor. Üstelik onlar demokratik bir ülkede yaşıyor olmalarına rağmen Kırım Davası için sesleri niçin çıkmıyor, sürgün edilen kardeşlerini niçin yeterli desteği vermiyorlar“ sorusuna karşılık verecek cevap bulamamanın verdiği üzüntüyü dile getirdi. O zamanlar yapamadık bugün ise zamanıdır. Türkiye’de bu kadar Kırım derneği var, bu kadar Kırımlıyım diyen var, hep birlikte Kırım’a kardeşlerimize sahip çıkmak zamanıdır, kardeşlerimizin ekonomik menfaatler uğruna satılmasına göz yummayalım. Putin’e, zorbaya karşı mücadelemizi sürdürelim dedi.
Konferansın sonrasında Türkistan pilavı ikramı yapıldı ve Kırım’a nasıl yardımlar yapılacağı üzerine sohbetlerle akşam sona erdi
Elif Kurtbörü İşbilir
QHA