Dünya Kırım Tatar Kongresi Yönetim Kurulu’nun Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta 11 Nisan tarihinde başlayan çalışmaları 12 Nisan 2016’da sabah saatlerinde Vilnius’taki eski müftülük binasında yapılan yönetim kurulu toplantısı ile devam etti. Toplantı 2.Dünya Savaşı’nda Karaim halkının hayatını kurtarması ile ünlü olan Yusuf Shushkeviç’in çalışma ofisi olarak kullandığı oda da yapıldı. Türkiye, Romanya, Ukrayna, Kanada, Polonya ve Amerika’dan gelen delegeler de izleyici olarak salonda hazır bulundular. Müftülük binasının tamamı günümüzde sergi salonu, "Galeri" olarak kullanılıyor.
Toplantıda konuşan DQTK Genel Sekreteri Namık Kemal Bayar, Geniçesk’te eğitim meselesi ve yapı inşaatı başta olmak üzere DQTK Yönetim Kurulu’nun Çongar’da yapılan toplantısından sonra gerçekleştirilen çalışmalar hakkında bilgi verdi. Ayrıca DQTK internet sitesinin faaliyet göstermesi ile ilgili bir dizi meselenin çözüldüğünü de belirtti.
KTMM Başkanı ve DQTK Başkanı Refat Çubarov, kadar Geniçesk bölgesinde inşaat için arazi ayrılmasına yönelik büyük çalışmalar yapıldığını dile getirdi. Sçastlivtsevo ve Partizanı köylerinde olmak üzere Geniçesk ilçesinde iki arazinin ayrıldığını bildiren Refat Çubarov, yerel yönetimin Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasının cami ve ana dil, İslam’ın esasları gibi derslerin verileceği bir binanın inşa edilmesine yönelik girişimlerini desteklediğini kaydetti.
Toplantı sırasında Kırım’daki durum ve eğitim ile ilgili raporlar okundu. Raporda, Rusya tarafından işgal edilen yarımadada ana dilde eğitime ilişkin durumun hala olumsuz olduğu ifade edildi. Ayrıca DQTK’nin dünyanın farklı ülkelerinde temsilcilikler açması konusu da görüşüldü.
DQTK Yönetim Kurulu’nun ayrıntılı olarak ele aldığı önemli konulardan biri de “Kırım Tatar Sürgünü Kurbanlarını Anma Günü” olarak kaydedilecek 18 Mayıs Kırım Tatar Sürgünü dolayısıyla düzenlenecek etkinliklerin hazırlığıydı. 18 Mayıs’ta dünya genelinde toplu mitingler düzenleneceğini anlatan DQTK Yönetim Kurulu üyeleri Kiev, Çongar, Polonya, ABD, Türkiye, Romanya ve Kanada’da düzenlenecek matem etkinliklerinin hazırlık çalışmaları hakkında bilgi verdi. 18 Mayıs tarihinde Kırım Tatar sürgünü kurbanlarını anmak için dua merasimlerinin yapılacağı da bildirildi.
Toplantı sonrası DQTK Yönetim Kurulu Üyeleri Litvanya Cumhurbaşkanı Dalia Grybauskaite tarafından kabul edildiler. Kırım Tatar Halkının Millî Lideri, Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın Kırım Tatarlarından Sorumlu Yetkilisi, Ukrayna milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı, DQTK Başkanı Refat Çubarov ve Litvanya Kırım Tatar Derneği Başkanı, DQTK Yönetim Kurulu üyesi Adas Yakubauskas’ın da katıldığı görüşmede Grybauskaite şunları söyledi: “Litvanya, Kırım’ın yasadışı işgalini ve ilhakını kınıyor. Biz Kırım Tatarları’nı ve zorlu problemler ile karşı karşıya kalan Ukrayna’nın tüm sakinlerini destekliyoruz”.
Grybauskaite, Minsk anlaşmalarının yerine getirilmediğini ve Kırım’ın işgali devam ettiği sürece Rusya’ya karşı yaptırımların devam etmesi gerektiğini de ifade etti. Görüşmede Kırım Tatarları’nın düştüğü zor durum, yarımadada yaşanan insan hakları ve demokratik özgürlükler alanındaki ihlaller ele alındı. Kırım’ın yoğun askerileşmesinin (militarizasyonunun) endişe verici olduğunu dile getiren Grybauskaite işgalden sonra Kırım’a 24 binden fazla Rus askerinin gönderildiğini, büyük miktarda silah sevk edildiğini ve Kırım’ın askeri üsse dönüştürüldüğünü belirtti. Grybauskaite, Kırım’ın, Karadeniz bölgesinde istikrarsızlık yaratan bir merkez haline gelebileceği endişesini de dile getirdi.
DQTK Yönetim Kurulu Üyeleri daha sonra Litvanya Parlamentosu Başkanı Loreta Grauziniene’yi ziyaret ettiler. Görüşme sırasında Grauziniene “Litvanya Parlamentosu bugün Kırım Tatarları’nın hakları ile ilgili kararı kabul etti, bundan dolayı sizinle görüşerek tüm Litvanya Parlamentosu adına konuşabilirim. ABD, Kırım’ın işgalini kabul etmediğini ve Kırım yarımadasının militarizasyonu (askerileştirme) politikası konusunda endişe duyduğunu bir kez daha bildirdi. Litvanya Parlamentosu, Kırım’da insan haklarının hem alenî hem de sistematik ihlallerini ve Kırım Tatar Halkı’nın temsil organı Kırım Tatar Milli Meclisi’nin faaliyetlerini sınırlandırmaya yönelik tüm eylemleri kınıyor” dedi. Kırım Tatarları’nın hakları ile ilgili karar metninin hayli geniş olduğunu ve DQTK Yönetim Kurulu katılımcılarının metni okuyabileceğini ifade eden Loreta Grauziniene, “Litvanya her zaman sadık dostunuz ve müttefiğiniz olacak. Dostlarımız Kırım Tatarları’nın bu sıkıntılar ile karşı karşıya bırakılmamasının önemli olduğunu ve sonunda Kırım’ı ve gençliğimde birçok kez gittiğim güzel Bahçesaray’ı yeniden ziyaret edebileceğimizi düşünüyoruz. Ayrıca Kırım’da düzenlenecek DQTK’ne de katılabiliriz. Buna inanıyorum” diye kaydetti.
DQTK Delegasyonu daha sonra Litvanya Mycolo Romerio Üniversitesi’nde Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’na "Fahri Doktor" ünvanının verildiği törene katıldılar. Mykolo Romerio Üniversitesi’nde düzenlenen törene DQTK Yönetim Kurulu toplantısına katılmak üzere Vilnius’e gelen DQTK Delegeleri, KTMM üyeleri çok sayıda davetli katıldı. Törene katılan misafirler arasında Litvanya’nın birinci Cumhurbaşkanı Vytautas Landsbergis ve Belarus’un kurucu Cumhurbaşkanı Stanislav Shushkevich de yer aldı.
Üniversitedeki tören bir yaylı çalgılar quartetinin verdiği küçük konser ile başladı. Daha sonra “Fahri Doktora” törenine geçildi. Bu ünvanın verilmesi kararı Litvanya Tatar toplumunun lideri Prof.Adas Jakubauskas’ın önerisiyle üniversitenin Siyaset Bilimleri Bölümü tarafından 25.Mart.2016’da alındı.
Mustafa Agamıza verilen ödülün gerekçesi şöyle açıklandı: “1944’te halkıyla birlikte vatanından sürüldü, SSCB’de bir çok kez hapse atıldı ama hiç bir zaman insan haklarını savunmaktan vaz geçmedi. Bunu yalnız kendi halkı için istemedi tüm insanlık için gerçek bir insan hakları savunucusu oldu. Sovyet Ordusu’nun Çekoslovakya’ya girişini protesto etmesi de bunlardan biridir. Siz bizim öğrencilerimiz için de önemli bir örneksiniz. Onlar bir insan her durumda, son derece barışçıl bir tutumla, şiddete başvurmadan davasını nasıl savunur sizden öğreniyorlar.”
Kendisine verilen unvan için teşekkür eden Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, “Gösterdiğiniz şeref için teşekkür ediyorum. Vatanım işgal edildiği, Rusya yanlısı medyalarda ise Kırım Tatar Millî Hareketi liderleri ve aktivistleri ile ilgili yalan bilgilerin yayınlandığı bu dönemde, bu ünvanın verilmesi benim için büyük bir onur” şekilde konuştu. Kırımoğlu, “Kırım Tatarları’nın eğitime her zaman büyük önem verdiğini belirtmek istiyorum. SSCB yönetiminde hayatta bir yere sahip olmak ve hayatta kalmak için eğitim alınması gerekiyordu. Bundan dolayı tüm Kırım Tatarları çocuklarının eğitim almasını sağlamak için elinden geleni yaptı. Benim ailemde büyüktü ve benim haricimde ailemizdeki tüm çocuklar (6 çocuk) eğitim aldı. Ben eğitim alamadım.
Taşkent Üniversitesi Doğu Filolojisi Fakültesi’ne başvuru yaptığımda öğrenci kabul komisyonunun başkanı yanıma gelerek sınavdan geçemeyeceğimi söyledi. Ben hazırlandığımı ve başarabileceğimi anlattım. Ama komisyon başkanı benim Doğu Filolojisi Fakültesi’ne, özellikle Arap Edebiyatı bölümüne girmemin imkansız olduğunu, oraya güvenilmez insanların kabul edilmediğini belirtti. Sürgünden sonra Kırım Tatarları’nın eğitim görmesi konusunda ciddi sınırlamalar vardı. Sadece belirli bölümlerde, belirli fakültelerde eğitim görmemize izin veriliyordu.
Bundan dolayı aramızda çok sayıda inşaatçı ve doktor var, gazeteci veya hukukçu Kırım Tatarları’nın sayısı ise az. Ben de Teknik Sulama ve Tarım Mekanizasyonu Üniversitesine, beni çok ilgilendirmeyen bir bölüme girmek zorunda kaldım. Ama üniversitedeki eğitimimi tamamlayamadım. “Parti ve hükümetin politikasını yanlış değerlendirdiğim ve Kırım Tatar sürgününü yanlış yorumladığım” için 3. sınıftayken kayıtlarım silindi. Esas suçum ise hükümete karşı faaliyetlere katılmamdı: 13.-18. yüzyıllarında Türk kültürü ile ilgili tarihi bilgileri yayanlar, Sovyet karşıtı veya komünist karşıtı olarak adlandırılıyordu. Ama o zamanlarda anladığımız gibi daha komünizm yoktu. Ben yaşamım boyunca kendi kendimi eğittim. Eğitimimin gerçek olgulara dayanmasını sağladığı için partiye minnettar olduğum söylenebilir. Yıllar boyu bana önce Türk üniversitelerinden, ardından ise dünyanın farklı üniversitelerden Fahri Profesör unvanları verilmeye başlayınca, “artık hayatta olmayan annem ve babama diplomalarımı göstermek güzel olurdu” diye düşündüm. Onlar, benim eğitim görmemi çok istemişlerdi ve bunun için elinden geleni yapıyorlardı ama bugünleri göremediler. Bir kez daha gösterilen şeref için çok teşekkür ediyorum.”
Törene katılan Litvanya’nın birinci Cumhurbaşkanı Vytautas Landsbergis ve Belarus’un birinci Cumhurbaşkanı Stanislav Shushkevich de yaptıkları konuşmalarda Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nu kutladılar. Vytautas Landsbergis konuşmasında şunları söyledi: "Siz ömrünüzü diğer insanlar için feda ettiniz. Biz size büyük saygı duyuyoruz. Kırım Tatarları ve Litvanya halkı ortak değerlere sahiptir. Bizden destek beklediğinizi biliyoruz ve bu desteği size vereceğiz. Kırım tatarları bizim zaferimizin bir parçası oldular ve bağımsızlığımız için kan döktüler. Halk olarak direnişinizi görüyoruz. Siz yaşadığınız dönemde farklı rejimlerin baskılarına hayır dediniz. Kırımoğlu’nun bu duruşu bir çokları için örnektir. Sizi mücadeleniz için tebrik ediyorum." Kırımoğlu’nun üniversite eğitimi görmediğini söyleme hakkı olmadığını belirten Stanislav Shushkevich “Siz mükemmel bir üniversite eğitimi gördünüz. Size her şeyi hayat öğretti. Siz belki üniversite eğitimi görmediniz ama hayat boyu yaptıklarınız normal bir eğitimle kazanılabileceklerden çok daha fazla. Sizin pek çok diplomanız var aslında. 1994 yılında siz bana Kur’an-ı Kerim hediye ettiniz ve böylece propagandanın, Belarus’ta İslam hakkında yaydığı yalan dalgasını durdurdunuz. Benim cesaretim susmaktayken, siz gerçekleri söylüyordunuz. Bundan dolayı, tarihinde zorluklarla karşılaşan ve karşılaşmaya devam eden halkınızın lideri oldunuz. Bugün burada olmanız çok anlamlı. Siz örnek alınacak bir kişisiniz. Sizi bir kere daha tebrik ediyorum” dedi.
Litvanya Parlamentosu Uluslararası İşler Komitesi Başkan Yardımcısı Emanuelis Zingeris’te bir konuşma yaptı ve şunları söyledi: "Bu ödülün verilmesinde emeği geçenlere teşekkür ederim. Bolşevik dönemi yıllar önce bitmişti. Ama Kırım Tatarları’nın yegane vatanı işgal edildi. Ne yazık ki Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun bütün söyledikleri doğru çıktı. Rusya yaptıklarıyla bunu doğruladı. Biz ilhakı kabul etmiyoruz ve Kırım Tatarları’nı sonuna kadar destekliyoruz. Bütün dürüst halklar gibi Kırım Tatar Halkı da bir gün kendi topraklarına dönecek." Son konuşmayı yapan DQTK ve KTMM Başkanı Refat Çubar ise sözlerine "Kırım tatarları’nı neyin birleştirdiğini artık daha iyi anladım. Bizi eğitim birleştiriyor." diyerek başladı. "Bir gün topraklarımıza geri döneceğiz ve o gün geldiğinde bütün halkımız eğitimli olmalı" diyen Çubar şöyle devam etti: "Ana-babalarımız bizi el üstünde tutup eğitim almamız için ellerinden geleni yaptılar. Bu noktada şunu söylemeliyim ki 21.yy Avrupası çok büyük bir tehlike ile karşı karşıya. Bazı devletler Rusya’yla anlaşabilir. O zaman Kırım Tatar Halkı çok zor durumda kalabilir. Ancak şunu çok iyi anlamalıyız ki Putin Kırım Tatarları’nı, Avrupa’yı ve Dünya’yı tehdit ediyor. Böyle bir dönemde verilen bu ödül çok anlamlı. Size bir kez daha teşekkür ediyor ve Mustafa Aga’yı tebrik ediyorum."
Tören sonrasında Litvanya’daki Kırım Tatar çocuklarının oluşturduğu bir koro Kırımoğlu için “Ey Güzel Kırım” yırını seslendirdiler ve büyük alkış aldılar. Daha sonra davetlilere üniversite girişinde bir kokteyl verildi, bu arada DQTK Yönetim Kurulu üniversitenin başka bir bölümünde çalışmalarına devam etti.
Aynı gün akşam saatlerinde ise Ukrayna’nın Vilnius Büyükelçiliği’nde DQTK Delegasyonuna bir resepsiyon verildi. Kapıdan girerken davetliler duygulu anlar yaşadılar. Çünkü Büyükelçilik girişinde Ukrayna ve Kırım Tatar bayrağı yan yana dalgalanıyordu.
Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın Kırım Tatarları’ndan Sorumlu Yetkilisi Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun Basın Servisi’nden yapılan açıklamada “Duygulandırıcı. Kırım Tatarları’na saygı göstermek için Ukrayna’nın Litvanya Büyükelçisi, protokole aykırı şekilde Ukrayna’nın Litvanya Büyükelçiliği binasının önünde Ukrayna bayrağının yanında Kırım Tatar Bayrağını da göndere çekti” diye kaydedildi.
Gece Büyükelçilik salonunda söylenen Kırım Tatar yırları, üniversitede başlayıp burada devam eden qaytarma ve sonrasında bütün salonun eşlik ettiği "Ant Etkenmen" ile tamamlandı.