Derneğimiz Çatalca Şubesi tarafından 19 Mayıs 2018 tarihinde İstanbul, Çatalca'ya bağlı Kırım Tatar yerleşimlerinden İzzettin mahallesindeki Kırım Tatar sürgünü anıtı önünde anma etkinliği gerçekleştirildi.
Etkinliğe İstanbul ve Çatalca Şubelerimiz yönetim kurulu ve üyeleri, ayrıca hem İstanbul'dan hem yöreden Kırım Tatarları katıldı. Ayrıca Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel, Garnizon Komutanı İkmal Albay Abdülvahap Bozkurt, Çatalca Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Güzel, Ukrayna İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Halim Ahmetov ve basın mensupları törene iştirak etti.
ELLER SEMAYA SÜRGÜN ŞEHİTLERİ İÇİN KALKTI
Saat 14.00'te saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kırım Milli Marşı'nın okunmasıyla başlayan etkinlik, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar sürgünü başta olmak üzere tüm şehitler için okunan duayla devam etti. Duanın ardından İstanbul Kırım Derneği Başkanı Celal İçten, Kırım Derneği Çatalca Şube Başkanı Erol Taylan ve Amerika Kırım Türkleri Derneği Başkanı Rüstem Borluca tarafından sürgün anıtına çelenk bırakıldı.
lk konuşmayı Kırım Derneği Çatalca Şube Başkanı Erol Taylan gerçekleştirdi. Taylan konuşmasında anıtın ve anıtın yanında yapılacak sosyal tesisin kuruluşunda yardımcı olan Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara'ya teşekkür ettiklerini belirterek törene katılamayan Kara'ya geçmiş olsun dileğinde bulundu.Daha sonra İstanbul Kırım Derneği Başkanı Celal İçten konuşmasını gerçekleştirdi. İçten konuşmasında geçmişte yaşanan acı sürgünün hala devam ettiğini ifade ederek hem 1944'teki sürgünü hem de günümüzde Rus işgali altındaki Kırım'daki baskıları dile getirdi. Kırım'dan sürülürken de vatana dönerken de tarifsiz acıların yaşandığını ifade eden İçten, konuşmasının sonunda sürgün anıtının yapılmasında emeği geçenlere ve Belediye Başkanı Kara'ya teşekkür etti. Akabinde Ukrayna İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Halim Ahmetov, Çatalca Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Güzel ve Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel konuşmalarını gerçekleştirdi.
Yapılan basın açıklaması şöyle:
"Değerli basın mensupları
Bugün 19 Mayıs 2018; Cumhuriyet tarihimizin en gurur verici günlerinden biri. Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı. Bu vesileyle ülkemizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve değerli silah arkadaşlarını saygı rahmet ve özlemle anıyoruz. Ve bugün biz Kırım Türkleri için kalbimizi buran hüzünlü bir gün. 18 Mayıs 1944 yılında Türk tarihinin en utanç verici, en acı trajedilerinden birisi olan Kırım Türk Soykırımının kurbanlarını anma günü. Bu anlamlı günde Rus-Sovyet rejimi baskısı altında sistematik bir soykırıma maruz kalan yüzbinlerce Türk ve diğer birçok halk mensuplarını saygı ile anıyoruz. Türklüğe ve insanlığa karşı işlenmiş olan bu suç bütün insanlığın ortak acısı ve utancıdır. Bundan 74 yıl önce 18 Mayıs 1944 gecesi Kırımlı Türkler tarihi yurtları Kırım'dan insanlık dışı bir muamele ile hayvan vagonlarına istif edilerek Sibirya ve Orta Asya çöllerine yok edilmek maksadıyla sürgüne gönderilmiştir.
Rus-Sovyet rejimi tarafından sürgün edilen 423 bin Kırım Türkünün yaklaşık yarısı bu utanç yolculuğunda ve takip eden günlerde soğuk, hastalık ve açlıktan hayatlarını kaybederek şehit olmuştur. Kaybettiklerimiz ne yazık ki yaşlılar, kadınlar ve küçücük masum çocuklardı. Çünkü o tarihlerde Kırım Türk erkekleri Sovyet ordusunda Almanlara karşı cephede savaşmaktaydı. Bu utanç yolculuğu ve yaşanan soykırım yine Türk halkının uğratıldığı maddi ve manevi zararların hiçbirisi bugüne kadar tazmin edilmemiş; anayurtları, baba ocaklarındaki milli haklarının hemen hiçbirisi iade edilmemiştir. Sürgün sonrası 350 bin Kırım Türkü vatanlarına dönebilmiştir. Soykırım sonrası Kırım'daki köy kasaba ve kentlerin değiştirilen Türkçe isimlerinin iadesi Ukrayna zamanında başlatmışken işgalci Rus yönetimi tarafından tekrar durdurulmuştur. Aynı zihniyet Kırım ismini bile Tavriya olarak değiştirmek istemektedir.
27 Şubat 2014 işgali sonrası Türk halkına yönelik bir dizi endişe verici idari ve siyasi bu adımlar atıldığı ve failleri bulunamayan saldırıların arttığı görülmektedir. Birçok Kırım Türkü kaçırılmış, bazıları hunharca katledilmiş, bazıları hala bulunamamıştır. Türk tarihinin ilk Milli Meclisi olma özelliğine sahip olan Kırım Milli Meclisi kapatılarak faaliyetleri sonlandırılmıştır. Kırım Türk halkının var olma, demokratik ve insani haklarını yeniden kazanma adına tek bir kurşun bile sıkmadan tüm dünyada benzersiz ve örnek bir hukuk arayışı mücadelesi veren efsane liderimiz Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun ve pek çok idarecinin anavatanı Kırım’a girişi halen yasaktır. Türkçe yayın yapan yazılı ve görsel medya kurumları, Türk okulları kapatılmıştır. Rusya'da yükselen ırkçılık, yabancı düşmanlığı ne yazık ki hala tarihin acılarından ders çıkarılmadığını göstermektedir. Uluslararası toplum nezdinde hem 1944 sürgünü hem de yaşanan güncel olayların daha titizlikle ele alınması en büyük temennimizdir. Bu noktada din, dil ve ırk farkı olmaksızın 44 Sürgün ve soykırımını ve yaşanan güncel olaylar hatırlamak ve hatırlatmak başta biz Türkiye'de yaşayan Kırım Türklerinin, siyasi ve sivil toplum kuruluşlarının ortak insanlık görevidir. Tarihin en acı soykırımlarından biri olan Kırım Türk soykırımını ve vatanlarından Sürgün edilişini bir kez daha Türk ve dünya kamuoyu önünde esefle kınıyor, soykırım ve mücadele şehitlerimizi rahmetle anıyoruz."
Kaynak: QHA