Ukrayna'nın yerli halkı olan Kırım Tatarlarının tarihi vatanı olan Kırım’ı 20 Şubat 2014'te işgal eden Rusya, 24 Şubat 2022'de Ukrayna'ya karşı tam kapsamlı bir silahlı saldırıyı başlattı.

Rusya Şubat 2022'den bu yana, Ukrayna'nın güney bölgelerindeki topraklarının bir bölümünde yer alan özellikle Herson, Zaporozhye ve Mykolaiv bölgelerinin büyük bir kısmını işgal etti.

Bu işgale karşı duran Ukrayna halkı, topraklarını korumak için mücadelesini sürdürüyor. CNN-Türk'teki programlardan birinde, Ukrayna'nın mücadelesini Türk halkının yaklaşık yüz yıl önce verdiği Kurtuluş Savaşı ile kıyaslanabileceğine dair bir ifade kullanmıştım. Her iki tarihi olayda da bu halklar vatan mücadelesi verdi.

Rusya’nın Ukrayna'ya saldırısı ile başlayan bu savaş, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'da yaşanan en büyük savaş oldu.

Ukrayna, yüzölçümü yönünden kendinden 28 kat, nüfus yönünden kendinden 4 kat büyük, askeri teçhizatı ve insan gücü daha fazla olan bir devletle savaşıyor.

Rusların Afganistan'daki 10 yıllık savaş sırasında kaybettiğinden çok fazla sayıda Rus silahını Ukrayna imha etti.

Savaşın dokuzuncu ayında Ukrayna, Kiev ve Kiev bölgesini, Harkov ve Harkov bölgesini, Çernigov'un, Sumi'nin ele geçirilmesine izin vermedi ve son olarak da Herson şehrini işgalden kurtardı.

Ukrayna topraklarının % 7'sini 24 Şubat 2022’ye kadar işgal eden Rusya, Şubat ayından itibaren işgal ettiği toprak oranını % 22'ye kadar çıkarabildi. Neredeyse Ukrayna’nın beşte birini işgal etmiş oldu.

Bugün ise Ukrayna, işgal edilen topraklarının yarısını Rusya’nın işgalinden kurtararak çok önemli bir başarı sağlamış oldu.

Şu anda savaşta 10.000'den fazla Ukraynalı asker ile 463'ü çocuk olmak üzere 3.500 Ukraynalı sivil öldü. Bu rakama Herson, Zaporozhye, Donetsk ve Lugansk bölgelerindeki sivil kayıplar dahil değildir. Yalnızca Mariupol şehrinde tahminen 25.000 kişi öldürüldü. Savaş nedeniyle Ukrayna ekonomisinin uğradığı kayıp yaklaşık 630 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.

Herson'un 11 Kasım'da 2022’de kurtarılmasıyla da, Kırım'ın kurtarılması için bir umut doğdu. Rusya’nın Ukrayna'ya savaşı aslında yaklaşık 9 yıl önce Kırım’da başlamıştı. Aynı şekilde bu savaş Kırım’ın kurtarılması ile yine Kırım’da bitecek.

Kırım’ın işgali ile birlikte, bir yandan Kırım Tatar Milli Meclisi'nin faaliyetleri yasaklanırken, diğer yandan Kırım Tatar liderlerinin ve aktivistlerinin Kırım’a girişleri yasaklandı. İşgalciler, Kırım Tatarlarının kültürünü, tarihini ve eğitimini sistematik olarak yok etmek için çalışıyorlar.

İşgalci Rusya tarafından Kırım Tatarlarını yok etmeye yönelik uygulamalar sürdürülmektedir. Şu anda Kırım’da 266 siyasi mahkumdan 189'u, öldürülen 58 kişiden 27’si, kayıp 21  kişiden 15’i Kırım Tatarıdır. 78 Kırım Tatarı hapiste alıkonulurken 100 Kırım Tatarı sözde mahkemelerde yargılanmaktadır.

Kırım Tatarları, geleceğini birlikte gördüğü Ukrayna ile Rusya’ya karşı mücadele veriyor. Savaş sırasında Kırım Tatarlarının aktif kısmı Ukrayna halkının yanında yer aldı. Özellikle gençler, orta yaşlılar, Ukrayna vatandaşlarıyla birlikte Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine katılıp devletini savunuyorlar.

Kiev'de, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine ait olan "Kırım" taburu oluşturuldu. Kırım Tatar askerleri şu anda Ukrayna'nın güney ve doğusunda, Donetsk bölgesinde, Herson’da, Nikolaev’de savaşıyor. Mariupol'de, Azovstal'da savaşan 3 Kırım Tatarı esir olarak tutuluyor. Şu anda Noman Celebi Cihan adını taşıyacak 256. tabur oluşturuluyor.

21 Eylül 2022'de Rusya'da sözde "ortak seferberlik" ilan edildi. Uluslararası hukuka aykırı bir şekilde işgal altındaki Kırım'da yaklaşık 60.000 kişi askere çağrıldı.

Kırım'daki Kırım Tatarlarının oranı % 12-13 civarında iken, seferberliğe çağrılanların %80 -90’u Kırım Tatarlarından oluşuyor.

Kısmi seferberliğin başlangıcından bu yana, savaşta ölen yaklaşık 100 Kırım Tatar ölü olarak Kırım'a getirildi.

Kırım Tatarlar, savaşa katılmamak amacıyla Kazakistan, Gürcistan, Kırgızistan'a seyahat etmeye başladı ve ardından Türkiye, Avrupa ülkeleri ve Kanada'ya gitmeye çalışıyorlar. Şu anda sadece Kazakistan'da 2.000'den fazla insan toplandı. Büyük bir bölümünün Ukrayna belgelerinden mahrum olduğu bu insanların daha uzun süre kalabilmesi için yeterli imkanları da kalmadı.

Rusya Federasyonu'nun Kırım Tatar halkına karşı sürdürdüğü yok etme uygulamaları, Kırım Tatar halkının anavatanında etkisiz bir azınlık haline gelmesine yönelik Rus İmparatorluğu'nun sömürge politikasının bir devamıdır.

Bunun gibi durumlarda dünya devletlerinin desteği çok önemlidir.

Saldırının ilk gününden itibaren Türkiye Cumhuriyeti devleti ve Türkiye'deki Kırım Tatar diasporasının temsilcileri Kırım Tatar halkı ile dayanışma içindedir.

Türkiye Cumhuriyeti Ukrayna’nın egemenliğinden ve toprak bütünlüğünden yana tavrı ile barışın sağlanmasını her zaman arzu etmektedir. Bu çerçevede de Ukrayna devletine verilen sosyal ve siyasi desteği yanında, insani yardımlarını sürdürmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Kırım Tatar diasporasının temsilcileri de Ukrayna'dan gelen göçmenler için konaklama, barınma, sağlık gibi konular ile yardımların organize edilmesinde önemli görev üstlenmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’ne Türkiye'deki Kırım Tatar diasporasına zor zamanlardaki desteklerinden dolayı çok teşekkür ederiz.

Razom do Peremogı!

Yaşasın Ukrayna!

Yaşasın Türkiye!

Yaşasın Kırım Tatar Halkı!