•  Kırım Derneği Genel Merkezi
  •   +90.312.419 47 49
  •   info@kirimdernegi.org.tr
  • "Nogaylar" Konferansı 20 Nisan 2019 tarihinde Genel Merkezimizin Bekir Sıtkı Çobanzade Salonunda gerçekleştirildi.

    6

    Konferansa, Araştırmacı-Tarih Öğretmeni Dilek Çetin Arslan ve Nogay Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Cem Arslan konuşmacı olarak katıldı.

    3

    Konferansın açılış konuşmasında Genel Başkan Vekilimiz Av. Namık Kemal Bayar, konuşmacıların takdimini yaparak, Kırım’ın önemli unsurlarından biri olan Nogaylar’ın Kırım Tatarları ile birlikte paylaştıkları geçmişlerine ve yakınlıklarına değindi.

    Giris

    Araştırmacı-Tarih Öğretmeni Dilek Çetin Arslan, konuşmasına çokca karıştırılan kavramları açıklayarak başladı.

    Kavramların tarihsel süreçlerine de değinen Arslan, “Osmanlı Devleti içerisinde yaşayan bütün Müslümanlara Türk demişler.” dedi. Arslan, şu anda da aynı anlayışın devam ettiğini de vurguladı.

    ÇAĞLARI DEVİREN BİR MEDENİYET

    Rus tarihçilerin Rusya coğrafyasında yaşayan bütün Müslümanları Tatar olarak gördüğünü aktaran Arslan, “Tatar ne demek? Tat’tan geliyor. Yani dinsiz anlamında, yani medeniyetsiz. Bize kısaca yobaz demişler. Ama biz bunu kabul ediyor muyuz? Hayır. Yüzyıllar boyunca çağları deviren bir medeniyet olarak tarihte var olmuş milletleriz. Biz bu kavramı kabul etmiyoruz. Bu kültürel bir kavramdır.” dedi.

    4

    Arslan, Kırım Tatar Tarihçi Hakan Kırımlı’nın, ‘Osmanlı Devleti’ne muhacir olarak gelenlere Tatar denmiştir’ dediğini de aktardı.

    PSİKOLOJİK VE KÜLTÜREL RUS BASKISI…

    Nogayların vatanlarından göç ettirilme sürecine de değinen Arslan, “Hem psikolojik, hem sosyal hem kültürel anlamda Rus baskısı var. Rusların Panslavizm, Çarlık Ortadoksluk çatısı altında asimilasyon faaliyetleri var.” dedi.

    TÜRKİYE’DEKİ NOGAY KÖYLERİ…

    Ankara’nın Şereflikoçhisar ve Konya’nın Kulu ilçesine bağlı toplam 7 Nogay köyü olduğunu söyleyen Arslan, “Doğankaya, Şekerköyü ve Akin, Kulu’ya bağlı köylerimiz ise Kırkkuyu, Seyitahmetli , Mandıra ve Köstendil.” dedi ve köylerdeki sosyal ve ekonomik yaşantıdan da bahsetti.

    5

    Nogay yemeklerinde de bahseden Arslan, Nogay çayı’nın nasıl yapıldığını da anlattı. Arslan, konuşmasının sonunda izleyicilere Nogay adetlerini gösteren bir video da izletti.

     “İNSANLARI BİRLEŞTİREN YA ACILARI YA SEVİNÇLERİDİR”

    Türk Dil Bilim uzmanı Cem Arslan ise, Türk İslâm coğrafyasının sınırlarının çok geniş olduğunu ve bu coğrafyada yaşayan çeşitli toplulukların başına gelmeyen kalmadığını ifade etti.

    57383154 1225571017592452 1910859180810436608 n

    Her bölgenin kendisin has yapısı olduğunu söyleyen Arslan, durumu yıllarca dil bakımından incelediklerini ve Büyük Türkçe’nin ikiye ayrıldığını belirtti.

    Nogay Türkleri Derneği’nin 1998 yılında kurulduğunu söyleyen Arslan, Nogay Türklerinin ve Kırım Tatarlarının ‘aynı toprağın, aynı devletin ahâlisi’ olduğunu ifade etti.

     “İnsanları birleştiren ya acıları ya sevinçleridir” diyen Arslan, “Nasıl ki Nogay Hanlığı’nda iki değerli Türk toplumu beraber yaşadıysa, acıyı da beraber çekti” ifadelerini kullandı.

     “KADERLERİ VE DÜŞMANLARI BİRDİ”

    Arslan konuşmasına 1900-1940 yılları arasında Kırım’da çekilen siyah beyaz fotoğrafları gösterek devam etti. Arslan, albümü Kırım’ı işgalden önceki son ziyaretinde Bahçesaray’dan satın aldığını söyledi.

    Banner

    Arslan, Kırım Hanlığı’nın bir parçası olan Nogayların ve Kırım Tatarlarının geniş bir coğrafyaya dağıldığını ve bugün Bulgaristan, Romanya ve Kazakistan gibi pek çok farklı ülkede bulunduklarını belirtti.

    “Kırım Tatarlarının ve Nogay Türklerinin ayrı ayrı Türk topluluğu olduğu düşünülüyor. Aslında ayrı değil, beraberler. Aynı devlet içerisinde beraber yaşadılar çünkü kaderleri ve düşmanları birdi.” diyen Arslan, yayılma ve işgalin 1500’lü yıllarda başladığını söyledi.

    Nogay Türklerine ait fotoğraflara da yer veren Arslan, fotoğrafların Kuban bölgesinde çekildiğini ancak ne zaman çekildiğinin belirsiz olduğunu ifade ederek, “Nogayların bu dönemde yerleşik yaşama geçtikleri görülüyor” dedi.

    57578685 1258693840963655 9081142111788597248 n

    1863 yılında dönemin Rus Çarı’nın Nikolay İvanoviç İlminskiy ile olan görüşmesini aktaran Arslan, “Bizi o gün, bugün hâlâ Türkolojinin kullandığı 50 farklı türe bölüyorlar. O gün o masada bu kararı alıyorlar.” dedi.

    Arslan son olarak dernek faaliyetlerinde de bahsetti.

    Konuşmacılara, programın kapanışında fotoğraflardan oluşan Berkant Çolak’ın hazırladığı “Kırım Tatar Türkleri’nde Kayıp Zamanlar” adlı kitap hediye edildi.

    Kaynak: Kırım Haber Ajansı (QHA)

    Pin It